Eskişehir Gezisi Hakkında Tüm Detaylar

Şimdi tüm bildiklerinizi bir kenara koyup, arkanıza güzelce yaslanıp, birde kendinize kahve yapıp keyifli bir şekilde okumaya başlayın. Çünkü ben herkesin anlattığını anlatmayacağım 🙂 Tüm eskişehiri en ucuz ve keyifli bir şekilde nasıl gezebileceğinizi anlatacağım. Haydi başlayalım!

Eskişehire en son 2009 yılında gitmiştim. O zamanlar daha çocuk olduğum için çok fazlada birşey anlamamıştım. Geçenlerde şirkette otururken ” lan benim ne işim var burada hadi kalk gitsene arkadaş ” diyip bir hışımla kalktım koltuktan elimi cebime attım ki malesef para yok. Ee bu beni engelleyebilir miydi? HAYIR!

Ufak bir birikmiş param vardı onu değerlendirmeye karar verdim. Akşam eve gidip güzelce çantamı ayarladım çok fazla birşey almanıza gerek yok sadece akşamları çok soğuk oluyor onun için bir polar tarzı birşey almanızı şiddet ile öneriyorum.Sabah geldim şirkete araştırmalara başladım gördüm ki tren otobüsten daha ucuza geliyor hemde daha hızlı gidiyor. Onun için ilk yapacağınız şey seçiminizi tren yolculuğundan yapmanızdır. Genç denen bir bilet türü var 35 tl geliyor ondan alabilirsiniz. Eğer gidip tren garından almaya kalkarsanız 36 tl ödüyorsunuz. 1 tl snickers alıp 4 saat tok durmanızı sağlayabileceğiniz için bileti internetten alın 1 tl de cebinize kalsın. Tren garında yolcular kalkıştan 30 dk önce alınmaya başlanıyor onun için 30 dk önce orada olunuz. Trene bilet alırken en dikkat edilmesi gerekilen konu koltuk seçimidir. Çünkü vagonun bir kısmı düz, bir kısmı da malesef ters oturarak yolculuk yapıyor. İstanbuldan eskişehire giderken yemek masasının solundaki koltuklar düz sağındaki koltuklar terstir. Mantığı bu şekilde oturtarak biletinizi alabilirsiniz. Trene bindiğiniz zaman ilk yapacağınız iş güzel bir müzik dinlemek ve yolu izlemek olsun.

Eskişehire geldiğiniz zaman doktorlar caddesine çok yakın bir yerde iniyorsunuz. Zaten eskişehirin her yerini yürüyerek oldukça rahat bir şekilde gezebilirsiniz. İlk yapacağınız iş konaklamayı ucuza halledebileceğiniz apart seçimi olsun. Dedim ya illa cadde de kalmanıza gerek yok cidden eskişehiri yürüyerek çok rahat gezebiliyorsunuz. Gece indiyseniz eskişehire sadece doktorlar caddesi ve bunun gibi yan yana bulunan onlarca caddeyi rahat ve sakin kafayla gezmenizi tavsiye ederim. Bir yerlere oturup zaman öldürmeyin, çünkü görülmesi gerekilen yer çok bunun için bolca yürüyün!

Sabah uyandığınızda ilk işiniz odunpazarına gitmek olsun. Odun pazarı zaten işlek bir caddenin sol üst tarafında kalıyor. Ulaşımı tranvay ve otobüslerle çok rahat yapabiliyorken yürüyerek de çok rahat gidebilirsiniz. Ben yürümeyi tercih ettim onun için otobüs ya da tranvay ücretinden yırttım.

ODUNPAZARI

Odunpazarının ilk girişinde zaten sizleri rengarenk evler karşılayacaktır.Bu evlerin arasında çok güzel oturabileceğiniz kafeler mevcuttur. Hediyelik eşya satan dükkanlarda vardır. Buradan hediyelik eşya alacaksanız hemen acele etmeyin. Biraz gezin sonra gidip pazarlık usülü ile hediyelik eşyayı alın 🙂

Kafelerde türk kahvesi 5 tl gibi fiyatlarda satılıyor. Buraya gelipte çay falan içip zaman öldürmeyin. Mis gibi ucuza keyifli bir türk kahvesinin keyfini çıkartın. Odunpazarında bu evlerden çok fazla yok zaten, belli bir alanda az sayıda var. Yokuş yukarı çok az yürüdüğünüz de zaten yol bitiyor. Yol bitiyor diye üzülmeyin çünkü asıl keyif daha yeni başlıyor. Hemen bu evlerin bittiği yerde ahşap sanat müzesi, tarihi camii ve bir çok aktivite alanı sizi karşılıyor. Ben çok fazla anlatıp sizleri sıkmayacağım ama hepsine tek tek gidin hiç pişman olmayacaksınız. Giriş ücretleri öğrenci iseniz genelde 5 tl ile 3 tl arasında değişiyor. Çevredeki bütün kültürel faaliyetleri yaptıktan çarşıya doğru yürüyün ve orada bir çiğ börek yiyin. Ama tadımlık olarak tabi doymak için yemeye kalkarsanız biraz tuzluya gelebilir. Porsuk çayı ve çevresini de yine gezdiğini varsayarak yazıma devam ediyorum. Dediğim gibi heryer çok güzel fazla anlatmaya da gerek yok yaşayıp kendiniz de çok güzel zaten deneyim sağlayacaksınız.

Akşam kent parka muhakkak gidin. Ama taksi,dolmuş vs araçlar ile değil yine yürüyerek gidin. Kent park cidden çok güzel bir yer ve genelde zaten çevreki insanların akşamları yürüyüş yaptığı, çay içip muhabbet ettiği bir yerdir. Çok güzel arkadaşlarla tanışabilir, onlarla hoş sohbetler edebilirsiniz. Burada yaşayan insanlar kültür seviyesi yüksek insanlar. Yani sizin onlara hangi amaçla yaklaştığınızı çok iyi anlayabiliyorlar. Amacınız sohbet ise sizi geri çevirmeyeceklerdir.

Çarşı içerisinden yürüyerek gitmeyi tercih ettiyseniz kent parkın yakınlarında karşınıza bir park daha çıkacaktır. Burada da meşhur aşk adası vardır. Hemen çayın kenarında kütükler vardır. Bu kütüklere sevdiğiniz kişi ile adınızı kazıyabilirsiniz.

SAZOVA

Ve geldik işin en eğlenceli kısmına. Yukarıda bahsettiğim aktiviteler sizlerin ruhuna çok iyi gelecektir. Onun için çok fazla da detaylara girip sıkmakta istemedim. Ama SAZOVA aşktır. SAZOVA candır. SAZOVA hem ruhunuza hemde gönlünüze inanılmaz iyi gelecektir. Sabah kalktıktan sonra günün erken saatinde hemen yola düşün. Odunpazarı ile arası yürüyerek 45 dk gibi bir zaman dilimi sürebilir. Yani hava durumuna göre yürümek istemezseniz odunpazarının hemen o girişindeki caddeden otobüsler kalkmaktadır. Espark kartı ile otobüse binip devam edebilirsiniz. Otobüs yolculuğu biraz dolaştığı için 20 dk gibi bir zaman sürebiliyor ama direk olarak nokta atışlı şekilde sazova kültür parkının önünde sizi indiriyor. Kültür parkına girdiğinizde ilk başta ” Bu ne ya?” gibi bir soru sorabilirsiniz ama bu sadece önyargıdan ibarettir. Biraz ilerleyip keşfetmeye başladığınızda efsane eğlenceli şeyler olduğunu göreceksiniz.

SAZOVA UZAY EVİ

Giriş Ücreti: Öğrenci 5 tl, Tam 10 tl’dir.

Sazova uzay evi Türkiye’deki en son teknoloji uzay gözlem evidir. Bu kürenin içerisinde girdiğinizde yukarıdaki yuvarlak kubbe tamamen ekranlarla kaplıdır. İçerinde neredeyse yatar pozisyona gelip tavana bakarak uzay hakkında bilgi öğrenip uzayda çok efsane bir yolculuğa çıkıyorsunuz.

SAZOVA HAYVANAT BAHÇESİ

Giriş Ücreti: Öğrenci 5 tl, Tam 10 tl’dir.

İlk başta ” ya yazık hayvanlar orada doğal ortamında değil ” gibi düşünüp acaba girsem mi girmesem mi arasında gidip gelmeler yaşadım ama oradaki hayvanların nasıl korunduğunu nasıl iyi bakıldığını görünce içim çok rahatladı. Çünkü inanın bana içeri girdiğinizde siz kendinizi onların doğal ortamında hissediyorsunuz. İçeride tropik ada, su altı dünyası ve bir çok hayvan için özel olarak yapılan yaşam alanlarını görebilirsiniz. Özellikle penguenler çok tatlı bakıyorlar 🙂 Eğer onlara zarar vermeyeceğinizi hissederlerse sizinle fotoğraf bile çekiniyorlar. Aşağıda küçük bir dostumla çekindiğim selfie görebilirsiniz.

Bu küçük dostumu görürseniz benden selam söylemeyi sakın unutmayın! 🙂

İçeride çok ilginç hayvanlar mevcuttur. Bir çok sürüngen çeşidi, papağanlar, penguenler, su aslanları, maymunlar adını ilk defa duyduğunuz bir çok hayvanı görebileceksiniz. Ardından su altı dünyasına küçük bir dalış yapmanızı şiddet ile tavsiye ederim. Sualtı dünyasına giriş yaptığınızda hemen orta alanda bir akvaryum göreceksiniz. Buraya girerek akvaryumdaki balık kardeşlerle yine güzel fotoğraflar yakabilirsiniz. Ben orada bir yaşlı teyzeye çektirmek istedim fakat teyzem tam olarak yakalayamadı ama canı sağolsun 🙂

Buraları gezdikten sonra yine miniatürk ve benzeri aktivite alanlarıda var. Ama buraya gelmişken kesinlikle masal şatosu önünde fotoğraf çektirmeyi ihmal etmeyin. O konu çok önemli!

Çok fazla da ballandıra ballandıra anlatmaya gerek yok. Zaten fotoğraflardan da anlayabileceğiniz üzere eskişehir çok efsanevi bir güzelliğe sahiptir. Gitmemiş iseniz hayatınızda çok şey kaybetmişsiniz demektir. Şimdi ne kadar para harcadığımı, nasıl davranmanız gerektiğini çok kısa bir iki madde ile açıklayacağım.

1. İnternet üzerinden tren ile genç bilet seçip alım yaparsanız 35+35=70 tl tutmaktadır. ( İstanbuldan baz alarak söylüyorum)
2. Sırt çantanızda kesinlikle çikolata gibi abur cubur koymayın çünkü hava sıcak olacağı için muhtemelen eriyecektir. Onun için sırt çantanıza marketten 5 tl alabileceğiniz fındık ve badem gibi kuruyemiş koyabilirsiniz. Bu yiyecekler hem size enerji verecektir, hemde sizi uzun süre tok tutmaya yeterli olacaktır. Günlük çerez masrafınız 10-15 tl arasında değişebilir.
3. Gezdiğiniz tarihi alanlarda standlarda mısır ve patates cipsi gibi yiyeceklerde satılıyor. Bu tarz yiyecekler ile de miğdenize bir cila çekebilirsiniz. Oda ortalama 5 tl gibi bir ücrettir.
4. Akşam bir mekanda köfte vb. gibi yemek yerine 12 tl gibi bir fiyata güzel bir makarna yiyebilirsiniz. Makarna sizi uzun süre tok tutacaktır.
5. Bol bol su için! Su fiyatı da 1 tl’dir. Günde 3 – 4 şişe su içtiğinizi düşünürsek oda 4 tl gibi bir fiyata gelmektedir.
6. Müze girişleri öğrenci iseniz 5 tl’dir. Eskişehirdeki müzelerin hepsini gezmek isterseniz 30-35 tl gibi bir fiyat tutacaktır.

Küçük bir hesap yaptığımızda ortalama bir günümüz 50 tl gibi bir fiyata gelmektedir. ( Konaklama hariçtir) Uzun lafın kısası cebinize 200 tl arası bir para koyarak eskişehirde güzelce gezebilirsiniz. Sormak istediğiniz soruları yorum atarak sorabilirsiniz.

Başka hikayelerde görüşmek üzere hoşçakalın!